Nedim ŞENER - Tüm Köşe Yazıları - Sayfa 1

Nedim ŞENER - Tüm Köşe Yazıları - Sayfa 1


Play all audios:


19 Mart’ta başlayan İBB’ye yönelik ‘yolsuzluk ve rüşvet’ operasyonundan sonra Özgür Özel başta olmak üzere CHP’liler, yolsuzlukların üzerini örtmek amacıyla “Erdoğan’ın, seçimi kaybedeceği


İmamoğlu’nu Kanal İstanbul’un yapımına hatta Trump’ın Gazze planına engel olacağı için tutuklattığı” gibi akıl almaz gerekçeler ürettiler. Oysa öncesinde babası gibi müteahhit-siyasetçi olan


Ekrem İmamoğlu yolsuzluk ve rüşvete, cumhurbaşkanlığı adaylığı hayali bile yokken, 2014 yılında Beylikdüzü Belediye Başkanlığı ile başladı. Yani cumhurbaşkanı adayı olduğu için


tutuklanmadı, Beylikdüzü Belediye Başkanlığı döneminden itibaren yolsuzluk yaptığı için, siyasetin hatta cumhurbaşkanlığı gibi bir makamın dokunulmazlık kalkanına sahip olmak için aday oldu.


Kariyerine, usulsüz sahip olduğu üniversite diplomasıyla başlayan İmamoğlu bunun için CHP’yi de araç olarak kullandı. Nitekim, “Altılı Masa” liderleriyle birlikte cumhurbaşkanı yardımcı


olarak Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanında girdiği 2023 seçimlerinin ertesi günü “değişim” diyerek başlattığı operasyonla, yolsuzluktan elde edilen paralarla “delege pazarı” kurarak CHP’yi de ele


geçirdi. Kılıçdaroğlu’nun kaybettiği 12 seçimde yanında olanları yanına çekip Özgür Özel’i CHP Genel Başkanı yaptı. CHP’nin 4-6 Kasım 2023 Kurultayı ile soruşturmanın sanıkları arasında yer


almalarının sebebi de bu. İBB’ye yönelik yolsuzluk soruşturması İmamoğlu’nun 2019’da olduğu gibi, 2024 yerel seçimlerini de yolsuzluk parasıyla finanse ettiğini belgeliyor. Etkin pişmanlık


kapsamında iki kez ifade veren işadamı Eyüp Subaşı, İmamoğlu’nun kasası Fatih Keleş ile 2014’te bir yemekte tanıştıklarını ve yerel seçimlerden 2 ay önce kendisini arayarak, Ekrem


İmamoğlu’nun seçim kampanyasına yönelik baskı ve duvar işlerini yapmasını teklif ettiğini, ardından İmamoğlu ile tanışmasını da şöyle anlattı: “’Akabinde Keleş, Beylikdüzü’ndeki bir seçim


ofisinde beni Ekrem İmamoğlu ile tanıştırdı. İmamoğlu bu görüşmede bana, ‘Reklam işleriyle alakalı resmi ve gayriresmi tüm süreci Fatih Keleş’le yönetebilirsiniz’ dedi.” İmamoğlu’nun İBB


Başkanı seçildiği 2019’da da reklam işlerini yaptığını söyleyen Subaşı, kendisinin alacağı şekilde Kültür A.Ş. tarafından yapılan dijital baskı, billboard, afiş ve belediye tanıtım


bilgilendirme görselleri ihalelerinin yüzde 10’unu İmamoğlu’nun kasası olan Keleş’e nakit olarak ödediğini anlattı. 2019 seçimlerinde de çalışmalarını sürdüren Subaşı, 2020 senesinde Murat


Ongun’un “Eyüp Bey, sadece kendi yapımızı inşa edeceğiz, yeni dönemde seninle çalışmayı düşünmüyoruz” dediğini aktardıktan sonra, “Böylece Murat Ongun ‘SİSTEM’e düzenli gelir sağlayan bir


mekanizmayı kurmuş oldu” dedi. İfadesinde, İmamoğlu’nun Beylikdüzü ekibinden Tuncay Yılmaz, Fatih Keleş, Ertan Yıldız, Murat Ongun ile ilgili yolsuzlukları dile getiren Subaşı, İBB’de adına


“SİSTEM” denilen yolsuzluk çarkını ise şöyle anlattı: “Ekrem İmamoğlu’nun danışmanları ile bu usulsüz işler içerisinde yer alan belediye bürokratları ve çalışanları ‘Sistem’ diye tabir


edilen bir oluşumun içerisindedirler. Bu oluşumun amacı İmamoğlu’na seçim kazandırmak ve siyasi iktidar olmaktır.” ERTAN YILDIZ DA “SİSTEM”İ ANLATTI Eyüp Subaşı’nın 5 milyon dolar rüşvet


verdiğini söylediği İmamoğlu’nun kasası Ertan Yıldız da ifadesinde isimler vererek “SİSTEM” den söz etti. Yıldız, İmamoğlu adına toplanan rüşvetlerle ilgili Subaşı ile benzer isim ve yer


bilgilerini savcılıkla şöyle paylaştı: “Ekrem İmamoğlu adına yapılan tahsilatlar Fatih Keleş’te toplanmaktaydı. Bu paralar genellikle Florya’da bulunan eski başkanlık konutu olan ve Fatih


Keleş’in ofis olarak kullandığı yere getirilmekteydi. Operasyondan yaklaşık 7-8 ay önce Ekrem İmamoğlu birçok İBB bürokratına dinlendiğimizi ve takip edildiğimizi dikkatli olmamız


gerektiğini söylemiştir. Ekrem İmamoğlu tüm parasal sistemi kendisi takip etmekte olup bu sistemde nam hesabına çalışan kişilere tek tek hesap sorardı. Bu şahıslar da kendi adlarına zaman


zaman küçük işler yapar Ekrem İmamoğlu da buna göz yumardı.”